Selim ve Pınar Ellialtı çifti Çanakkale – Eceabat’ta önce
hobi için aldıkları bağlarla bugün butik bir marka yarattılar. Bağın
ortasındaki yıkık dökük evi ise elektriğini kendi üreten şirin bir bağ evine
dönüştürdüler. Hem çocuklarını hem de markalarını bir zamanlar destanların
yazıldığı bu topraklarda büyüttüler
Fotoğraflar: Deniz İYİDOĞAN
Baharın geldiğinin ilk habercisidir bağlar. Tatlı bir
heyecan başlar bağlarda, tarlalarda bahar aylarında. Üzümler, zeytinler ilk
meyvelerini doğaya sunar. Kış boyunca bekledikleri güneşi gören meyveler
mutluluklarını ilk meyvelerini vererek belli eder. Bağ evlerinde ise ayrı bir telaş
yaşanır. Kış boyunca kapatılan evler açılmaya, bahçeler süslenmeye başlar. Bağ
evi yaşamını bilen oraya ayrı bir özlem duyar. Bağın tam ortasında hayat bir
yandan çok keyifli bir yandan da zordur. Suvla şarapları ve Kilye zeytinyağı ve
zeytin ürünleri markalarının sahipleri Selim ve Pınar Ellialtı, 2005 yılından
beri bu yaşamın hem kendini hem de zorluklarını yaşayanlardan.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfHi7BiPGjgVGHZMxrSp5KbJhDlfeSBYpjnrqjXlbER-xPdFcn0HFORUpeSp-0866c1p1CtohIdReZDFC_rDM17QyoSDPECnggvk2zSImqja0bjRtDwJCdeWoyXwMkt_hT-t7fv7I9w9SQ/s320/BOZOKBAG_29.jpg)
Çanakkale Eceabat'ta aldıkları küçük bir bağ Ellialtı
çiftinin şimdiki hayatına yön verdi. Yaz aylarında sadece bir uğraş olsun diye
aldıkları bağın tam ortasındaki küçük evi keyifli bir bağevine dönüştürünce
kendi yaşamlarındaki dönüşümü de tetiklediler. Önce yaz aylarını geçirdikleri keyifli bir
yerdi burası. Şimdi ise hem çocuklarının adını verdikleri hem de ticari anlamda
da yeni bir hayata atıldıkları yer oldu. İlk olarak bağları satın aldılar, 2005 yılında
da buradaki hayatlarını tamamlayacak bağ evini hayata geçirdiler. Satın
aldıkları bağlara oğulları Bozok’un adını koyarak ‘Bozok Bağ’ı hayata
geçirdiler. Çocuklarını da markaları da bir zamanlar destanlar yazılan bu
topraklarda büyüttüler. Küçük bir bahçeyle yola çıktıkları hikâye ise bugün bin
dönümü bulan bağlarla şenlendi, markaları da Türkiye geneline yayıldı. Suvla
Şarapları ve Kilye Zeytinyağı markası yaratan girişimcilerin öyküsü de işte bu
şirin bağ evinde başladı...
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgfHi7BiPGjgVGHZMxrSp5KbJhDlfeSBYpjnrqjXlbER-xPdFcn0HFORUpeSp-0866c1p1CtohIdReZDFC_rDM17QyoSDPECnggvk2zSImqja0bjRtDwJCdeWoyXwMkt_hT-t7fv7I9w9SQ/s320/BOZOKBAG_29.jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi8gyPhrRtcOkoJwqA9sE4SyUlR0IQymyP3RVm-21kX034j44KdlfU8zthZ8HA-bh6rJd3dOrFQ-kqUCbQAy3PYv0FR95lFbYpacwg7z4Rwlx3WuAFtv5UnjDHhCmaUJbzAI2RlHfLU8q45/s200/BOZOKBAG_35.jpg)
Ev sahibi Pınar Ellialtı, bağları tamamlayan bu evin aslında
kendi hikayelerine de yön verdiğini söylüyor. Ellialtı, sadece 80 metrekare
olan bu şirin eve o kadar gönül vermiş ki yapımından dekorasyonuna kadar her
aşamasında önemli bir katkısı olmuş. Gelibolu
Yarımadası topraklarında bulunan bağdaki evi aldıklarında yıkık dökük bir kalıntı
halindeymiş. O döküntüyeruhlarını da katarak bu evi yaratmışlar. Önce çevre köylerde yıkılan evlerden eski
taşlar toplanmış, köydeki taş ustalarını bularak bu ev inşa edilmiş. Evin
kapısından penceresine kadar her şey köyden toplanmış. Köyde yıkılan eski ahşap
ve taş evlerin pencelerini ev sahiplerinden satın alan Pınar Ellialtı, aslında
bir süre garip karşılanmış. İstanbul’dan gelen bu bayan niye eski kapıları
topluyor diye köy halkı merak etmiş. Herşeyin orijinal ve bağ hayatına uygun
bir şekilde yapılmasına çok önem verdiğini söylüyor Ellialtı. Evin dış
mimarisinde olduğu kadar dekorasyonunda da profesyonel mimari destek alınmamış.
Ellialtı, evin içindeki koltuk sandalye ve masaları da kendi zevkine göre
köydeki ahşap ustalarına yaptırmış. Sandalyeleri bile şimdi moda olan eski
tarzda ürettirmiş.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjhyphenhyphenyDM-0nJb7sy9aAJQtSm4Re3Wlu12TNx_2SiRjYTzOMTYLBtjbzj3tmUuvU1tzBseNueNoP41Cy5In7n5yhcN_YxuRU-HALNA5nobqmlWDh_O8Yidq6I58hNMw9zoguMpMujnVdAjnN/s320/BOZOKBAG_31.jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEilCwH85ET7ymmZ29M4uz4YRgsTYlNxhBBuxn5t3IAV9TCVW9wyM79RCSFoPC3SLdqE1LI-mIayUfinNk3q4blJ-VOnnNyMp-e9mzwDQTyjYE58GopHrTpMKZMU7Y-ZIGDJQR52YOlDJi9-/s320/BOZOKBAG_24.jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5cuVzR0bYUiHF2gmULrqodLVRUrhPetEesEnWbmwKSVrdI-cp11KMLBBM4NZrn5fho5-tVHlPrs80oFXfBnFbtojVkF1BfR-6tO8t86wEaenAs6svnqDYjP6VTrzMlApx24EY7_wbOGIE/s320/BOZOKBAG_18.jpg)
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAIwDVY2D0a1MxY2UOXkq3kcOYCIy0C-vs2f7SIFWjodG4JqLDWjmd9VgaDWESnkdi2VThO6rDcAO4clX-Q07_FbhwjhdoyZ8BzTR4hhxGxIbmD3RLc6aCvRjH22UBqxr7nNNRoptC0uoQ/s320/BOZOKBAG_1.jpg)
Kendi elektriğini üretiyor
Evi meydana getiren taşlardan ahşap kapılarına kadar
herşeyin doğal olduğu evin bir başka özelliği de tam anlamıyla ekolojik bir
olmasında. Çünkü binlerce dönümlük bağların tam ortasında olan köyden de bir
hayli uzakta bulunan evde su ve elektrik altyapısı yok. Elektrik, evin
bahçesine kurulan rüzgar ve güneş enerjisinden üretiliyor. Su da doğal
kaynaklardan sağlanıyor. “Rüzgar olmadığı günlerde elektriksiz kaldığımız bazı
akşamlar da oldu” diyen Pınar Ellialtı, “Ama böyle bir evde yaşamanın keyfi de
işte bunda” diye ekliyor. Üzüm ve zeytin bağlarının içinde yer alan evi tam bir
meyve-sebze bahçesine de dönüştürmüş. Evin bahçesinde badem ağacından zeytine,
nardan ayvaya kadar sevdiği tüm ağaçları dikmiş. Evin bahçesini ise kendi
dünyasında olduğu gibi en renkli çiçeklerde süslemiş. Bahçede yer alan eski su
testileri, rüzgar gülleri ise buraya ayrı bir nostaljik hava katıyor. Üzüm ve
zeytin hasadı boyunca burada yaşayan Ellialtı çifti, hem çocuklarını en azından
yılın belli bir döneminde şehrin gürültüsünden uzak doğal bir ortamda yetiştiriyor,
hem de kendileri için alternatif bir yaşam kuruyor. Yaz boyunca ise farklı
yerlerden gelen misafirlerini ağırlamayı da ihmal etmiyor.
Mahzeni de var
Mahzeni de var
Bir bağ evinin olmazsa olmazı mahzen bu evde de var. Tek
katlı bu bağ evinin alt katında yer alan mahzende ailenin 2005’ten beri
ürettiği tüm seriler yer alıyor. Ellialtı, "2005'ten beri ürettiğimiz tüm
şaraplar burada. İlk ürünlerimizden en son hasada kadar herşey var" diyor.